MERHABA

Merhaba….

Kelimelerin en güzeliyle başlamak istedim yazıma. Duyguların en sıcağıyla, masumiyetin en masumuyla… İşte bu yüzden seçtim ilk yazımda merhabayı…. Merhaba ey dost, merhaba tanıyanlar tanımayanlar, sevenler sevmeyenler. Ulu çınarın geniş kökleri gibi derinlere giden sağlam dostluklara; herkese merhaba… Hani bir kıpırtı olur bazen insanın içinde. Ne tarifi mümkündür bunun ne de başka bir şeyi.kelimelerle anlatmak istersin anlatılmaz. Yazmak istersin kalem tarif etmez. Böylesi garip tuhaf bir haz var içimde. Uzun yıllardır yazmaya çektiğim özlem derlendi toplandı bir yumruk oldu. Tüm kelimeler beynimin içinde birbirleriyle çarpışıyorlar adeta. Bir bebeğin ilk adımını atacağı haz içinde gibiyim. Yazmak güzel şey. Zaten yazdıklarımız ve okuduklarımız, bizleri bir arada tutan yaşadıklarımız değimli? Yazdıklarımı paylaşabilmek beğeni almak kadar eleştiri görmekte büyük bir haz. İşte tam bu yüzden merhaba… merhaba ey dost… İşte bu yüzden merhaba her gün önünden geçerken selam verdiğim esnaf… görüpte kolay gelsin dediğim çaycının çırağı… Ekmek aldığım fırın, tıraş olduğum berber… Herkese hepinize merhaba… Hepinize merhaba Yenişehir… Yenişehir’i yazacağız bu satırlarda… Eski günleriyle bugünüyle Yenişehir’i… Bana verilen görev daha çok yaşadığımız bu şehrin dünü yani tarihi geçmişiyle ilgili çalışmalar yapmak. Fakat hal böyle olsa da dünü de yazacağız yeri geldiğinde bugüne de. Genel olarak hobimde yaşadığımız bu şehrin tarihsel geçmişi zaten. İnsanın sevdiği bildiği konularda yazması gibisi yok. O vakit kalem bir başka dans ediyor kağıt üzerinde açıkcası. İsterim ki bütün yazılarım şiir tadında olsun. Sevgilerin en özeli memleket sevgisini şiir tadında yazayım. Yenişehir aşkı… Yaşadığım ve de yaşayacağım aşkların içinde beni en çok etkileyen en çok yaralayan. Bunun yanında yaralarını büyük bir özenle saran mükemmel bir aşk Yenişehir. Eğer ki aşkın her anı masal tadındaysa, o tat eksik olmasın yazılarımızda. Yola çıkarken bilmenizi istediğim şey şudur ki; yazar her şeyi bilmez. Yazar eksiksiz değildir. Kimsede olamayacak kusursuzluk taktir edersiniz ki bizlerde de yoktur. O yüzden zaten yeri gelecek ters düşeceğiz içinizden bazı kimselerle. Her insanın güzellik görecesi farklı olduğu gibi doğruluk değerleri de farklılık göstermesi doğaldır. Taktir görmek, beğenilmek kadar eleştiri almakta güzel bir duygudur. Tabiî ki eleştiriler makul mantıklı seviyeli olduğu sürece. Amacımız hergün sokaklarını arşınladığımız, havasını soluduğumuz, suyunu içtiğimiz bu şehrin layık olduğu yerde olması. Beklediğimiz tek menfaat Yenişehir. Öyleyse eleştiri aldığımız kişilere amacımızın ortak olduğu düşüncesini göz önünde tutarak; bir gün yollarımızın bir yerlerde kesişeceğini, menfaatlerimizin bir yerde çakışacağını anlatacağız. Doğruya doğru yanlışa yanlış demeyi bilmek zorunda olduğumuzu anlatacağız. Tüm bu duygularla işte bu yüzden merhaba sizlere.. Tüm Yenişehir’ime en içten en samimi hislerle en güzel duygularla bir kez daha merhaba herkese. Bundan sonraki yazılarda görüşmek dileğiyle….